İstanbul

Prens Adaları: Büyükada (Prinkipo)

Yayın tarihi: Kelime sayısı: 59

Prens Adaları arasında en büyük ve gelişmiş olanıdır. Megale, Demonissia, Kızılada ve Prens Adası gibi isimlerle anılmış olsa da öne çıkan Prinkipo (Prinkepo / Prens) olmuştur. Yapısal olarak bir boyun ile ayrılmış iki tepe görünümündedir. Güney bölgesi Yüce Tepe (Ayios Yeorios)İsa Tepesi (Hristos) olarak adlandırılır. Bahar çiçekleriyle şenlenen adanın en güzel noktasının Aya Yorgi Manastırı’nın (Hagios Georgios Koudounas) da bulunduğu Yüce Tepe olduğunu eklemek gerekir. Yüce Tepe’ye yürüyerek çıkan Hıristiyanlar hacı olacaklarına inanıyor. Adanın diğer iki önemli tepesi ise Nevruz (Tepeköy) ve Avcı Tepesi’dir.

Adaya Kızılada ismi adanın bakır madeninin yanı sıra bol miktarda demir madenine sahip olmasındandır. En çok demir madeni çıkan yer ise Büyükada’nın doğusundaki alandır ve bu nedenle bu bölge Maden olarak adlandırılır. Çam ağaçları (kızılçam / Pinus brutia) ile ünlü olan adadaki ilk yerleşimin izleri de yine Maden bölgesinde gözlenir. Bizanslılar döneminde Karia adıyla kurulduğu belirtilen yerleşim bölgesi daha sonra terk edilerek şimdiki yerleşim dolaylarında, Prinkipo adıyla kurulmuştur. Adada İmparatoriçe İrene tarafından kadın sürgünler için yaptırılan bir de Kadınlar Manastırı vardır.

İstanbul’un fethi sürecinde diğer adaların kısa zamanda ele geçirildiği, Büyükada’nın ise 42 gün boyunca büyük bir direniş gösterdiği söylenir.

1908 Meşrutiyeti’nden sonra II. Abdülhamid’in yakın çevresindeki devlet adamlarının burada mecburi ikamete tabi tutulduğu ve durumun adanın sosyal etkileşimine de katkı sağladığı belirtilmektedir. Büyükada’yı Cumhuriyet sonrası çekim merkezi haline getiren etkenin ise ülkenin ilk ve tek parlementerler kuruluşu olan Anadolu Kulübü’nün açtığı şube olduğu söylenebilir.

Adanın Karacabey koyunda Aya Nikola Manastır Kilisesi, adanın ortasında Hiristos Manastırı ve Yüce tepede Ayios Yeorios (Aya Yorgi) manastırı bulunur. Kadınlar Manastırı (Aya İrini)’ndan geriye ise sadece birkaç kalıntı söz konusudur. Ayazmalar ise şunlardır; Ayios Konstantinos, Ayia Fotini, Ayia Paraskevi ve Ayios Yeorios.

Adada varlığından haberdar olunan ancak günümüze değin ulaşamayan kaleler, hapishane, liman ve köy (Karye) gibi yapılar da vardır.

Günümüzde ada üzerinde yer alan yapılar şu şekildedir;

Vapur İskelesi

İskele Osmanlı Neo-Klasik akımın temsilcilerindendir ve 1914 yışında Mimar Mihran Azaryan tarafından yapılmıştır. İskelede yer alan çiniler ise Kütahyalı Mehmed Emin Efendi tarafından üretilmiştir. İskele 1999-2001 yıllarında restore edilmiştir.

Panayia (Meryem Ana) Kilisesi

Arabacılar Kilisesi olarak da bilinir.

İzzet Paşa (İlyasko) Köşkü

19. yy. sonlarında tanınmış Galata bankerlerinden Konstantinos (Constantinos) İlyasko tarafından yaptırılan köşk 20. yy. başında II. Abdülhamid istibdadının gizli polis şefi Arap İzzet Paşa’ya geçmiştir. 1929-33 yılları arasında mülteci olarak İstanbul’da kalan Leon Troçki bulunduğu sürenin büyük bir kısmını bu köşkte geçirerek otobiyografisini kaleme almıştır.

Yörük Ali Plajları

Bir yanında Nizam diğer yanında Yörük Ali (ismi eski plaj işletmecisi Yorgali’den gelir) koylarının bulunduğu burun 500 metre uzunluğundadır ve deniz keyfi için

Ayios Demetrios Kilisesi

Büyükada’nın koruyucu azizi olan Ayios Dimitrios’a adanan ve bazilika 7 Mayıs 1856 yılında ibadete açılmıştır.

Ayios Nikolas Manastırı

Bizans’ın Karya (Karyes) yerleşiminde bulunan (Karacabey Koyu) manastır adanın doğusunda yer alır ve Sedefadası’nın karşısına denk düşmektedir. 1182 yılında İmparator Andronicus Comnenus’a karşı ayaklanan Latinler tarafından yakılan kilise ayrıca 14. ve 15. yy.’da korsanlar tarafından yağmalanmıştır. Manastır’ın 16. yy.’da yangın ve depremler geçiren Karya’nın merkezinde bulundığu varsayılır.

1509 yıında Kıyamet-i Suğra (Küçük Kıyamet) olarak adlandırılan deprem neticesinde ada toprağındaki yarıklar nedeniyle manastır zemine belirgin bir şekilde gömülmüştür ve bu nedenle Batık Manastır olarak da bilinir.

Hased Le Avraam (Avram’ın İyiliği) Sinagogu

Adanın ilk ve tek sinagogudur. 2. Abdülhamid döneminde inşa edilmiş ve 1 Nisan 1904 yılında ibadete açılmıştır. Sinagog ismini yapının kurulduğu arsayı bağışlayan Avram Fresko Efendi’den alır.

Surp Asdvadzadzin Verapokhum Ermeni Katolik Kilisesi

Kilise Meryem Ana’nın Göğe Yükselişi Yortusu’na denk gelen 15 Ağustos 1858 tarihinde açılmıştır. Kilisenin içerisinde bir adet mezar bulunur. 2 Ekim 1859 tarihinde yaşamını yitiren Andon Ağa Apelyan vasiyeti üzerine buraya gömülmüştür. Kilisenin arka kısmında yer alan çan ise 1895 yılında eklenmiştir.

Büyükada Rum Yetimhanesi

İsa Tepesin’de bulunan yetimhane 1898 yılında Kont Moris Bostari başkanlığındaki bir Fransız şirket tarafından inşa edilmiştir. Oldukça geniş yapıdaki bu yetimhane otel olarak planlanmış olmasına karşın hükümetten ruhsat alamadığı için satılığa çıkartılmıştır. Bunu fırsat bilen dönemin patriği III. Yoakim’in çabaları sonucunda Eleni Zarifi tarafından satın alınarak 1902 yılında yetimhane olarak faaliyete sunulmuştur. 1915-18 yılları arasında Kuleli Askeri Okulu buraya yerleşmiş, I. Dünya Savaşı’nda alman askerleri tarafından kullanılmıştır. İşgal kuvvetleri tarafından Rus göçmenlerin yerleştirildiği yapı Cumhuriyet dönemiyle birlikte tekrar yetimhane haline dönüştürülmüştür. 1973 yılında tamamen kapatılan yetimhane günümüzde kaderine terk edilmiştir. Kırmızı Palas olarak da isimlendirilmektedir.

Hacapulos Köşkü (Hükümet Konağı)

Köşk talihsiz bir şekilde pek çok kez hazineye intikal etmiştir. İstanbul’un işgali sırasında “Büyük Emperyal Oteli” olarak kullanılan yapı Cumhuriyetin ilanından sonra 1929 tarihlerinden itibaren Hükümet Konağı olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu süre içerisinde sıklıkla onarım gören köşk limana ve rıhtıma sahiptir. Denize kadar uzanan bahçesinde bulunan bir çok tür ağaç zaman içerisinde harap olmuştur. Günümüzde arsası usülsiz bir şekilde bölündüğü ve kaçak yapılarla İstanbul Defterdarlığı tarafından işgal edildiği öne sürülmektedir.

Agios Georgios Rum Ortodoks Manastırı (Aya Yorgi Rum Manastırı) (Yüce Tepe)

Halk arasında Aya Yorgi (Ayios Yeorios) adı ile bilinen manastır M.S. 963 yılında Bizans İmparatoru Nikiforos Fokas zamanında inşa edilmiştir. Manastır adını şehit edilen Kapadokyalı Aziz Georgios’tan (Hagios Georgios Koudounas) alır. Haçlı Seferleri sırasında saldırıya uğradığı, rahiplerin saldırı öncesinde Aya Yorgi ikonunu üstündeki adak ve çıngıraklarla birlikte uçurum kenarında toprağa gömdükleri, üzerine de yağmurdan korunsun diye kutsal masayı kapattıkları aktarılır. 17. yy.’da şans eseri bulunan ikon ile birlikte manastır tekrar kurulmuştur. Tepenin düzlüğünde çan kulesi görünen yeni kilise 1909 yılında yapılmıştır. Yan tarafta yer alan basamaklı yol ise eski kiliseye bağlanır. Bu kilise Blachernae (Blakernai) Meryemi‘ne adanmıştır. Eski kilisenin ilerisinde Aya Haralambos ve Aya Yorgi’ye adanmış iki küçük kilise daha vardır. Bunlar da 1751’de yapılmıştır. Aya Yorgi’nin eski ibadet yerinde eskiden iyileşsinler diye manastır papazına teslim edilen akıl hastalarının bağlandıkları halkalar hala durmaktadır. Aya Yorgi Kilisesi 23 Nisan ve 24 Eylül günlerinde dilek dileyenlerin akınına uğramaktadır. Bu alana bisikletle çıkışın yasaktır. Bölgedeki ağaçlara bağlanan çaput ve iplerin de yaban hayata ve çevreye zarar verdiğini unutmamak gerekir.

Hristos Manastırı (İsa Tepesi)

Kadıyoran Yokuşu üzerinden ulaşılan İsa Tepesi’nde yer alan manastır Mikhail 1 Comnenus döneminin 1158 tarihli bir kayıt ile Bizans dönemiyle ilişkilendirilmektedir.

Splendit Palas

Splendit Palas, büyük bir yangınla yok olan Giacomo Oteli yerine 1911 yılında Sakızlı Kazım Paşa tarafından Kaludi Laskaris Kalfa’ya otel olarak yaptırılmıştır. İşletmeye açıldığında binanın birinci katına gazlı jeneratör konulmuş, adada daha elektrik yokken asansör dahil otelin aydınlatması ve su nakli bu jeneratör vasıtasıyla gerçekleştirilmiştir.

Otel Kazım Paşa’nın vefatı ile kızı Nazire Toköz’e (1940) ve ondan da torunu Belma Hatice ve eşi Nihat Hamamcıoğlu’na (1977) geçmiştir. Otel hala Hamamcıoğlu ailesi tarafından işletilmektedir.

Anadolu Kulübü

1906 yılında İngiliz Yat Kulübü olarak Leon Pearce isimli ingiliz bir avukat tarafından adanın rumca adı olan Prikipo kullanılarak kurulan kulüp bünyesinde inşa edilen tesis Anadolu Kulübü olarak devir alınmıştır. Anadolu Kulübü, Atatürk’ün yönergesi ile dönemin Bakanlar Kurulu üyelerinin Yönetim Kurulu’nu oluşturmasıyla kurulmuştur.

Prinkipo Yacht Club Company Limited (The Brinhipo Yat Kulübü Compani Limited Şirketi) bir kaç isim değişikliğinin ardından son olarak Cumhuriyetle birlikte Cumhuriyet Yat Kulübü Anonim Şirketi” olarak devam etmiştir. Şirketin iflas etmesiyle birlikte kulüp Atatürk’ün girişimi, 28 numaralı üye Hasan Saka’nın izni ve yardımı ile satın alınarak 1928 yılında (Anadolu Kulübü tarihçesinde 1928 yılı geçmesine karşın başka kaynaklarda 1937 olarak tarihlendirilmekte) Anadolu Kulübü’nün Büyükada şubesi haline getirilmiştir.

Anadolu Kulübü yeni bir otele ihtiyaç duyup bir yarışma düzenlemiş, Turgut Cansever ve Abdurrahman Hancı yarışmayı kazanarak oteli inşa etmişlerdir.

Önerilen Yazı

Con Paşa (John Avrimidis) Köşkü

Köşk 1880 yılında Con Paşa (asıl ismi Trasivolos Yannaros) tarafından mimar Achileus (veya Ahileus) Policis’e yaptırılmıştır. Con Paşa dönemin ilk Kadıköy-Adalar seferlerini başlatan İdare-i Mahsusa’nun yöneticiliğini yapmıştır. Vefatının ardından ev Avusturyalı eşine ve çocuklarına kalmış, I. Dünya Savaşı sonrası aile üyelerinden haber alınamayınca köşk Maliye tarafından satışa çıkarılmıştır. Evin mülkiyeti sırasıyla Emanuel Karasu, Hristo Draganis, Dr. Michal Kuromenos, Ahmet Borovalı ve Müzehher Boronalı’ya geçmiştir.

Büyükada Kültür Evi

1878 yılında inşa edilmiş olan bina Rum ve İtalyan aileler arasında bir çok defa el değiştirmiştir. Son olarak Devlet Hazinesi’nin malı haline gelen Büyükada Kültür Evi uzun yıllar bakımsız kalmıştır. 1997 yılında Hazine tarafından 25 yıllığına Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’na tahsis edilen bina 1998 yılına kadar süren onarım çalışmalarının ardından hizmete açılmıştır.

Turing Evi

Gazeteci Ahmed Emin Yalman’ın oturduğu Çankaya Caddesi 55 numarada bulunan köşk yine Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’nun bir işletmesidir.

Gözlü Ev (Sabuncakis Köşkü)

Yapı Sultan II. Abdülhamit döneminin meşhur masonlarından Halepli Yorgi Sabuncakis tarafından 1904 yıında inşa edilmiştir. Kçşkün tasarımı Atina Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi Prof. Fotiadis, inşası ise Simota Kalfa tarafından gerçekleştirilmiştir. Arsanın eğiminden dolayı köşkün bahçesine ve zemine küçük bir köprü ile ulaşıldığından Köprülü Ev olarak da anılır. Gözlü Ev olarak anılmasının nedeni üçgen alınlığın (fronton) üst kısmında yer alan ve ışıklar saçar şekilde tasarlanmış göz sembolündür. Bahçe kapısında yer alan ve dökme demirden yapılmış 10 adet arı figürü nedeniyle Arılı Ev olarak da bilinir. Köşk 1924 yılında Hazine’ye intikal etmiştir. 1972 yılında çıkan yangınla hasar gören köşkün restorasyonu yakın zamanda tamamlanmıştır.

Yürüyüş & Bisiklet Rotası

Rotanın toplam uzunluğu 22 km. İniş ve çıkışlar barındıran rota kıyı ve iç kesimlerim tamamını görme fırsatı sunuyor. Adadanın merkez bölgesinde ve tepelerin yürüyüş alanlarında bisiklet kullanımının yasak olduğunu bilmelisiniz. Ek olarak, yine kilise etraflarında yer alan ağaçlara bağlanan çaput ve iplerin yaban hayata ve çevreye zarar verdiğini unutmamalısınız. Bu gibi uyarılar için bölgelerde yer alan uyarı tabelalarına takip edebilirsiniz.

Önerilen Yazı

Kaynakça nedir?
  1. Prens Adaları, Adalar Turizm
  2. Adalar Mimari Miras Veri Tabanı, Adalar Müzesi
  3. Büyükada, Hayalleme
  4. İstanbul’un Semtleri, Büyükada
Hey! Bir dakika!

Yeni içeriklerden haberdar olmak ister misin?


Kayıt Ol!

Etiketler

Yorumlar

Yazıyla ilgili düzenleme gönder!