İki Deniz Arası yazısının Etaplar bölümünde 1. Etap bölümünde de belirttiğim gibi, ilk olarak T1, Kabataş – Bağcılar Tramvay Hattı ile Topkapı‘ya ve oradan da T4, Topkapı – Habibler Tramvay Hattı üzerinden Mescidiselam‘a ulaştım. Buradan kalkan 336K ile toplamda 1,5 saate varan bir otobüs yolculuğunun ardından Yeniköy Sahil durağına ulaşıyorsunuz.

İlk Etap: Yeniköy-Baklalı

Rota, otobüs durağının az ilerisinde, maden bölgesinin girişinden başlıyor. Maden alanı özel güvenlikle kontrol edildiği için giriş yapabilmeniz pek mümkün değil. Aynı şekilde, yürüyüş sahilden sonra hafif bir çıkış ile devam etmekte. Bu bölgede havalimanı inşaatı olduğu için alana girişinizde sorun yaşayabilirsiniz. Bu nedenle mümkün olan yakınlığı koruyup dikkatli bir şekilde ilerlemenizi tavsiye ederim.

Yol üzerinde karşılaştığım ve bölgedeki arsa belirleme çalışmalarını yürüten iki arkadaş ile sohbet ederek madenler bölgesinden yürüyüşe geçtim. Küçük göllerin, bataklık alanların ve sazlıkların arasından çıkışla birlikte, tam bir katliama dönen havalimanı bölgesine ulaştım. Burada karşılaştığım çoban ve oğlu yürüyüşü bırakmam, ilerlemenin hiç güvenli olmadığı konusunda epeyce ısrarcı davransalar da yola devam ettim. Şantiye alanına ulaştığım noktada bir kaç yüz metrelik kısa bir izlenme durumum oldu. Ancak, zararsız olduğuma karar verilmiş olmalı ki sonrasında durup uzaktan ilerlediğim yöne bakmakla yetindiler.

Yolun manzara anlamında pek keyifli olmadığını, hatta çoğu zaman vicdanınızı rahatsız edeceğini bilmelisiniz. Gördüğünüz talan karşısında kelimeler çoğu zaman anlamsız kalıyor.

Güvenlik, Su Kaynakları, Yerleşim Alanları

Maden ve havalimanı bölgelerinde durdurulabilirsiniz. Özel güvenliğe giriş kısımlarında ve birazda şansa bağlı olarak yürüyüş esnasında denk gelebiliyorsunuz. Bölgenin yerlileri yabancılara biraz mesafeli duruyor, ancak güvenlik anlamında herhangi bir olumsuzluk yaşamadım. Bölgede çokça köpek bulunuyor, aldırış etmeden yürüyebilirsiniz, bölgelerini korumanın ötesinde bir rahatsızlık yaşatmadılar. Yürüyüş rotasına paralel yeni yapılan yollar var, görece daha hareketli bu yolları tercih edebilirsiniz.

Yürüyüş rotasına dair işaretlerin bir çoğu silinmiş ya da görünürlüğünü kaybetmiş. Bu nedenle rota hakkında önceden inceleme yapmanızda, yanınızda harita bulundurmanızda fayda olacaktır. Ben kendi rotamı aşağıda paylaşıyorum.

Su kaynakları yönünden hiçbir sıkıntı yok, yol üzerinde, köylerin giriş ve çıkışlarında çeşmeler, bakkal, market, yeme-içme alanları ve ulaşım noktaları mevcut. 1 saatlik yürüyüşlerle (ortalama 5km/saat hızla ilerlediğinizi varsayıyorum) köylere ulaşabilirsiniz. Yukarıda da not düştüğüm gibi, ilk etabı pazar günü yürümek gibi bir durumunuz olmuşsa eğer Baklalı Köyü‘nden Germe‘ye dönmeniz gerekiyor. Köye gidiş yolunuzun %70’ini dönüp, çataldan sola döndüğünüzde hafif bir çıkış yaparak köye ulaşabiliyorsunuz. Baklalı’ya giderken karşıdan karşıya geçeceğiniz D020 karayolunun az ötesinde göreceğiniz caminin olduğu bölge Germe Köyü.