Aktüel

Permakültüre Giriş Kursu

Yayın tarihi: Kelime sayısı: 1457

Permakültüre dair kendi çabalarımla edindiğim bilgilerin işlevselliği konusunda aklımda bir takım soru işaretleri bulunuyordu. Bu nedenle bir süredir permakültür eğitimlerini, enstitü faaliyetlerini ve eğitimcilerin çalışmalarını takip ediyordum. Öncelikli sorun kendi araştırmalarımda edindiğim bilgilerin işlevselliğini ve tutarlılığını deneme-yanılma süreci olmaksızın anlayamayacak olmamdı. Diğer yandan permakültür eğitimlerine dair taşıdığım bir ön yargı da bulunuyordu. Eğitimlerin fiyatlandırılmasından, eğitim çıktılarının ağırlıklı olarak uygulama alanlarıyla sınırlı olması, PDC sertifikası alanların gözlemlerine ve kendi deneyimlerine dair çok fazla bilgi paylaşımının olmaması, –istisnalar hariç– işin biraz hobi bahçeliğiyle sınırlı kalmış olabileceğini düşündürüyordu. Bu soru işaretlerine cevap bulmak adına 8 oturumdan oluşan ve toplam 2 gün süren Iraz Candaş’la Permakültüre Giriş Kursu‘na katılmaya karar verdim.

Permakültüre Giriş Kursu

Açık Radyo‘nun Tohumdan Hasada Ekolojik Yaşam programı, 25 Kasım yayını sonrasında Kızıltepe Permakültür Çiftliği ve yürüttükleri diğer çalışmaları ilgiyle takip etmeye başlamıştım.

Kaynak: Açık Radyo, Tohumdan Hasada Ekolojik Yaşam: 25 Kasım 2016

Türkiye Permakültür Araştırma Enstitüsü düzenlenecek kursları duyurduğunda hem zamanlama hem de lokasyon için oldukça uygun olan Permakültüre Giriş Kursu‘na vakit kaybetmeden kayıt işlemlerimi tamamladım. Kursun düzenleneceği Permakamp halihazırda yine ziyaret etmek için fırsat kolladığım permakültür konusunda çalışmalar yapan yerlerden biriydi. Haliyle bu kadar güzel tesadüfü görmezden gelemezdim.

Kurs İçeriği

Permakültüre Giriş Kursu içeriğinin 72 saatlik Permakültür Tasarım Sertifikası (PDC) kursunun 12 saatlik bir özeti niteliğindeydi. 8 oturumdan oluşan, toplam 2 gün süren permakültür tasarım kuramının ve ilkelerinin ele alındığı giriş kursunda Bill Mollison‘un “Bir Tasarımcı Kılavuzu” kitabı temel alındı. 12 saatlik kursta değinilen konu başlıkları şöyleydi:

  • Permakültür Kuramı ve İlkeleri
  • Temel Kavramlar ve Tasarım Metodolijisi
  • Örüntü Kavrayışı
  • Ağaçlar ve Enerji Akışları
  • Toprak (Toprak yapısı ve mikrobiyolojisi, toprak iyileştirme, küçük ve büyük ölçek pratikleri)
  • Su (Su hasadı yöntemleri, gri su arıtma)
  • Alternatif bir Küresel Millete Yönelik Stratejiler (Görünmez yapılar ve alternatif örgütlenme biçimleri)

Eğitim Öncesi Süreç

Sabah erkenden yola koyulup Üsküdar-Beykoz ve oradan da 137 ile Öğümlü’ye ulaşmayı planladım. Daha öncesinde 137 numaralı hat ile ilgili sorun yaşamış olduğum için (Şehir İçi Rotalar: Riva-Alibahadır-Akbaba-Beykoz) ön kayıt aşamasında enstitüye konuyu bildirmiş ancak konuya dair bir cevap alamamıştım, hatta katılım başvurumu da geri çekmeyi düşünmüştüm. Ancak, yoğunluk, çiftlik işleri gibi nedenlerle gecikme olabileceğini düşünerek bir süre daha beklemeye karar vermiştim. Geçen bir kaç günün ardından hala cevap alamayınca e-postayla ilgili sorun yaşanmış olma ihtimaline karşın Facebook üzerinden Türkiye Permakültür Araştırma Enstitüsü’ne tekrar konuyu ilettim ve bir kaç gün daha beklemeye karar verdim. Geçen 12 günün ardından geri dönüş alabildim. Ancak ulaşımla ilgili konu yine arada kaynamıştı.

Beykoz’da 137’nin eğitimin başlangıç saatine az zaman kala hala ortalarda olmaması nedeniyle e-posta içeriğinde belirtilen telefon numarası üzerinden durumu aktardım. Son durumda plan Riva’ya dolmuşla ulaşıp buradan araçla alınmam şeklinde güncellendi. Ufak bir gecikmeyle eğitime katılabildim.

Eğitim Günleri

Tanışma sonrası permakültür kavram ve ilkeleri, yürütülen çalışmalar, olumlu ve olumsuz süreçler ve permakamp’ın işleyişiyle güne başlamış olduk. Kurs temel alınan Bir Tasarımcı Kılavuzu kitabına ek olarak Iraz’ın kendi deneyimlerini de harmanlanmasıyla birlikte oldukça akıcı bir şekilde ilerledi. Havanın parçalı bulutlu ve kimi zaman yağışlı olması nedeniyle eğitimi farklı noktalara taşıyarak hem permakamp alanını geniş bir alanda gözlemleme imkanımız oldu hem de konuların içeriklerine dair örnekleri de yerinde değerlendirme fırsatı yakalamış olduk. Kursun 2. ve son gününün son saatlerinde anlatımlar Kızıltepe Permakültür Çiftliği’nin tasarımı ve karşılaşılan sorunlara karşı üretilen çözümlerle pekiştirildi. Her konu arasında referans gösterilen örnek uygulamalar, kişi ve kaynaklarla kursu tamamlamış ve Türkiye Permakültür Araştırma Enstitüsü onaylı sertifikalarımızı da almış olduk.

Permakültüre Giriş Eğitimi Sertifikası

Eğitime Dair Yorumlar

Türkiye’de permakültür tasarımı kurslarının gereksiz pahalılığı yeni bir konu değil. Diğer yandan memnun kalmayacağım bir kurs için hem 13 günümün, bırakma durumunda da ödemiş olacağım ücretin yanmasını istemezdim. Iraz ayrıca PDC eğitimi de verdiği için kurs benim için bir gözlem niteliğindeydi. Gözden çıkarılabilir 2 gün ve cüzi ücretle katılmaya karar verdiğim kurstan memnun bir şekilde ayrıldım. Edindiğim bilgilerin tutarlı olduğunu görmek ve permakültür kurslarını daha doğrudan deneyimleyemek ve paylaşabilmek benim için ayırdığım 2 günün karşılığını verdi.

Peki, önerir miyim?
Eğer bolca vaktiniz ve gözden çıkarabileceğiniz bir miktar paranız varsa giriş kurslarını değerlendirebilirsiniz. Ancak, gerçekten zaman ve bütçenizi daha stratejik bir şekilde değerlendirmek isterseniz ve benim gibi referans olabilecek bir içerik oluşturmak niyetinde değilseniz, PDC kursu ve kitaplar için harcama yapmanız daha uygun olacaktır.

Kurs katılımcılarıyla ilgili genel gözlemim permakültür sürecinin hobi faaliyetiyle ticareti faaliyet arasında bir yerde konumlandırılmış olduğu ve tasarım sürecinin “kendi arazinde gerçekleştirmen gereken uzun süreçli bir çalışma” olarak algılandığıydı. Benzer yorum Yeryüzü Derneği tarafından düzenlenen Ekolojik Yaşam Deneyimi, Permakültüre Giriş Kursu ve Gıda Ormanı etkinliğindeki gözlemlerim için de geçerli. Özetlemek gerekirse permakültüre dair 2 önemli sorun ortaya çıkıyor.

  1. Permakültür tasarımı öncelikli olarak ticari bir amaçla değerlendiriliyor,
  2. Permakültür tasarım eğitimi belirsiz formüllerce hesaplanan bir değerle sunuluyor.

PDC sertifikasına sahip herkes eğitim verebiliyor. Eğitimin düzenleneceği mekan, kullanılacak araç-gereç ve diğer olanaklar elbette ücretlendirme için kullanılan formüldeki değişkenler. Türkiye Permakültür Araştırma Enstitüsü bu anlamda üç aşağı beş yukarı bir standart gözetse de alternatif eğitimler için aynı durum söz konusu olamayabiliyor. Diğer yandan Permakültür Platformu‘da Hira Doğrul‘un Permakültür kursları pahalı mı? başlıklı yazısında da belirttiği gibi;

Türkiye’de, dünyanın diğer yerlerinde olduğu gibi, kurs gelirleri permakültürle uğraşan kişilerin ve kurumların başlıca gelirlerinden birini oluşturmakta. Finans, ilaç, silah, reklam, medya, petrokimya, vb. gibi sektörlere dünyayı mahveden işler için 3 kuruşa emeğini satmaktansa, bu şekilde hayatını idame ettirmek gayet tutarlı ve doğru bir tavır. Lakin, yaşadığımız toplumun koşullarına uygun düşmeyen fiyatlandırmalar kısa vadede iyi bir gelir kaynağı sağlıyor gibi gözükse de, uzun vadede permakültüre olan ilginin hızla azalmasına yol açar. Koşullara uygun kurs fiyatlandırmalarıyla Türkiye’de aslında çok daha fazla eğitim çalışmasının yapılabileceği kanaatindeyim. Hayatını kurs vererek idame ettirmek isteyen biri, bence, bir kursla yüksek bir meblağ kazanmak yerine, (çeşitli şehirlerde) ayda en az 4 kurs vermeyi düşünmeli. Bir kurum da, benzer şekilde, olanakları el verdiğince yıl boyunca çok sayıda kurs verebilmeli.Hira Doğrul, Permakültür kursları pahalı mı?

Kendi adıma, kurslarda yeni iş girişimi planları yapan katılımcılar kadar, hazırda elindeki toprakla permakültür ilkeleri sayesinde barışacak küçük üreticilerle de tanışmayı ister(d)im.

Hey! Bir dakika!

Yeni içeriklerden haberdar olmak ister misin?


Kayıt Ol!

Etiketler

Yorumlar

Yazıyla ilgili düzenleme gönder!